Sayfa 2/3 İlkİlk 123 SonSon
21 sonuçtan 11 ile 20 arası
  1. #11
    Senior Member duygu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25.03.2007
    Mesajlar
    589
    Konular
    44
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    kelime oyunu yapma ama sonuçta amacı biliyorsun

  2. #12
    Senior Member sword61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    19.07.2007
    Yaş
    37
    Mesajlar
    328
    Konular
    163
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    oooo olmadı oyle yaw trabzonlu olunmaz trabzonlu dogulurben sozumu tutttum sampıyon fener bak fenerli oldum umarım sende sozunu tutarsın artık

  3. #13
    Senior Member duygu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25.03.2007
    Mesajlar
    589
    Konular
    44
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    fb lilere hayatta güven olmazz benden söylemesi

  4. #14
    Junior Member Yaşar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    30.07.2007
    Mesajlar
    23
    Konular
    0
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    Nasıl bi duyguymuş fenerli olmak ?:P Roberto Carlos filan oynuyo tuttugun takımda) Bende Trabzonluyum hade bakalım Şampiyon Trabzon. Bu arada tanıdık bildik bi adam varmı bu takımda??

  5. #15
    Junior Member Yaşar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    30.07.2007
    Mesajlar
    23
    Konular
    0
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    Bu arada bana ve tüm fenerlilere duyduğun güvensizlik neden kaynaklanıyor merak ettim duygu?

  6. #16
    Senior Member duygu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    25.03.2007
    Mesajlar
    589
    Konular
    44
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    tanıdıklarıma genel olarak dedim sadece
    neden olabilir sözlerini tutmamaları tabiiki
    burada da sen kaytarmaya başlamışken arkadaşlara kendimce bir hatırlatma yapayım dedim

  7. #17
    Senior Member sword61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    19.07.2007
    Yaş
    37
    Mesajlar
    328
    Konular
    163
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    tamam yaşar ikimizde birer gunlugune takım degistirdik.gerci senin 363 gunun daha var ama bi trabzonlu olarak vazgectim.bak goruyosun ne kadar anlaayıslı biriyim

  8. #18
    Junior Member Yaşar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    30.07.2007
    Mesajlar
    23
    Konular
    0
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    Saol beni büyük bi yükten kurtardın :P

  9. #19
    Senior Member sword61 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    19.07.2007
    Yaş
    37
    Mesajlar
    328
    Konular
    163
    Tecrübe Puanı
    0

    Ynt: Zidane ve Fener

    eee o kadar da olsun yani.ne de olsa trabzonluyuz

  10. #20
    Junior Member violetlover - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    09.08.2007
    Mesajlar
    4
    Konular
    1
    Tecrübe Puanı
    0

    real friendship

    Kendini bildi bileli mor menekşeyi çok severdi. Çocukluğunun geçtiği iki katlı
    evin bahçesinde bahar geldiğinde mor mor açar, mis gibi kokarlardı..
    Annesi mor menekşeleri hep duvar kenarına dikerdi..gölgeyi sever menekşeler
    derdi..
    Oysa ögretmeni bitkilerin güneş ışınları ile fotosentez yaptığını anlatmıştı
    onlara .Bitkiler güneş ışığına muhtaçtı.
    Mor menekşeler ne tuhaf bitkilerdi ,her bitki güneşi severken, onlar neden
    gölgeyi tercih ediyorlar diye düşündü durdu Hande..
    Küçük, ufacık aklı ile aslında menekşelerin diğer çiçeklerden farklı olduğunu
    keşfetmişti, işte belki de menekşeler bu yüzden bu kadar güzeldi.
    Herkesden farklı olursan, bu hayatta değerli olursun yargısına varmıştı.
    Daha o yıllarda farklı olmak için uğras vermeye başladı. ilk olarak, okulda
    kimsenin yanına oturmak istemediği Hacer'in yanına oturmak istiyorum ögretmenim
    diyerek başladı farklılıklarla süren hayatı.
    Hacer bile şaşırmış şaşkın şaşkın bakıyordu onun yüzüne.
    Hacer çok dağınık, biraz anlama zorlukları olan problemli bir ailenin kızı
    idi.
    Hande ise mühendis Kamil Beyin biricik kızı. Ögretmen pek oturtmak istemedi
    önce Hacer in yanına Hande' yi.
    Daha sonra bir tatsızlık çıkmasın diye öğretmen Hande'nin annesini çağırdı.
    Annesi eve geldiklerinde Hande'ye sordu:
    - Neden yavrum Hacer in yanına oturmak istiyorsun? Hande cevap verdi:
    - Geçen baharda menekşeler ekiyorduk hani anne, o gün sen bana menekşeler
    güneşi sevmez demiştin, oysa her bitki güneşi sever. Menekseler farklı, belki
    de bu yüzden bu kadar güzeller. Hacer'in yanına kimse oturmak istemiyor. Ben
    farklı olmak istiyorum. Belki Hacer de güzeldir, onu fark etmek istiyorum,
    dedi.
    Annesinin ağzı açık kalmıştı. İlkokul 4.sınıf öğrencisi kızının olgunluğuna
    hayran kalarak "peki kızım kimin yanında istersen oturabilirsin," dedi.
    Pazartesi Hande Hacer'in yanında oturmaya başladı. Hem Hande tedirgindi, hem
    Hacer.
    Birbirleri ile hiç konuşmuyorlardı. Diğer kızlar da soğumuştu Hande'den.
    Nasıl Hacer gibi dağınık, bir şeyi, iki kere anlatınca anlayan fakir bir kızın
    yanına oturmayı istemişti. En çok alınan doktor Cemal Beyin kızı Esin'di .
    Anne babaları her hafta sonu görüşüyorlar, Hande ve Esin birlikte oynuyorlardı.
    Nasıl olur da kendi yerine Hacer'i seçerdi. Çok gururu kırılmıştı Esin'in.
    Hande ile konuşmuyordu.
    Birgün Hande ve ailesi Esinlerle dağ köylerinden birinde gerçekleştirilecek bir
    panayıra katılmak için sözleştiler.
    Hande gene Esin'in somurtacağını bildiği için gitmek istemiyordu. İçin için de
    Hacer'e kızmaya başlamıştı arkadaşları ile arasının bozulmasına sebep olmuştu.
    Neden sanki bu kadar dağınıktı, neden her şeyi iki kerede anlıyordu? Yoksa
    aptal mıydı?
    Sonra menekşeleri hatırladı hemen düşüncelerinden utandı. Hacer farklı diye
    yargılamaması gerekiyordu. Hacer'in, kimsenin bilmediği güzelliklerini
    keşfedecekti. Buna tüm gücü ile inandı.
    Panayıra gittiklerinde Esin somurtarak karşısında oturuyordu, Hande ile
    konusmuyordu. Hande canı sıkıldığından biraz dolaşmak için annesinden izin
    aldı. Köy yolunda yürümeye başladı. Hava iyice soğumuş ve ayaz iyice
    artmıştı, kar atıştırmaya başlamıştı. Hande karı çok seviyordu, yürüdü,
    yürüdü. Köye gelmişti.
    Bir evin önünde durdu. Evin penceresinde ki saksıya gözü ilişti.
    Gözlerine inanamıyordu, bunlar mor menekşelerdi. Ama kıştı ve menekşeler
    soğuğu hiç sevmezlerdi eve dogru bir adım attı. Kapıda beliren gölgeyi çok
    sonra fark etti bu Hacerdi. Hande'ye gülümsüyordu. Hoşgeldin Hande buyurmaz
    mısın?, dedi.
    Biraz ürkek, şaşkınlıkla kapıya doğru ilerledi Hande ve içeri girdi. Oda
    sıcacıktı odun sobası her yeri ısıtmıştı. Menekşeler diyebildi sadece
    Hande ''bu soğukta ???'' Hacer gülümsedi onlar annem için, annem onları çok
    sever. Sonra yatakta yatan kadını fark etti Hande. "Annen hasta mı?" dedi.
    "Evet 2 sene önce felç oldu ona ben bakıyorum, bizim kimsemiz yok, birtek
    ineğimiz var onunla geçiniyoruz.
    Ama tüm işler bana baktığı için derslere çalışacak pek vaktim olmuyor, dedi
    Hacer utanarak.
    Bir de bizim köyden şehre araç yok, bu yolu her gün yürüyorum o yüzden de çok
    yorgun okula geliyorum dersleri anlamakta güçlük çekiyorum. Hande'nin gözleri
    dolmuştu.
    Dışarıdan gelen ses ile kendine geldi. Annesi onu arıyordu. Çok merak etmiş
    olmalıydı.
    Dışarıya koştu ve annesine sarıldı, ağlıyordu. Bir müddet sonra anne bu Hacer
    diye tanıştırdı sıra arkadaşını.
    Hacer'in yaptığı sıcak çorbadan içtiler birlikte. Hande annesine anlattı
    Hacer'in hayatını, ağlayarak.
    "Bir şeyler yapalım anne" dedi. O hafta annesi ve Hande, Hacerlere gidip
    annesi ve Hacer'i kendi evlerine taşıdılar. Hacer artık Handeler den okula
    gidip geliyordu, ne dağınıktı, ne de aptal. Sınıfın en iyi öğrencisi olmuştu.
    Seneler geçti Hacer ve Hande bir arkadaş değil, iki kız kardeşlerdi artık.
    Mor menekşeler Hande'ye Hacer'i armağan etmişti. Hacer'e ise hem Hande'yi, hem
    hayatı.
    Seneler sonra ikisi de evlendi. Hacer şimdi bir doktor.
    Hande'den vicdanın ne kadar önemli olduğunu öğrendi, hastalarına vicdanıyla
    birlikte şifa dağıtıyor.
    Hande ise bir ögretmen. Çocuklara farklı olan şeyleri sevmeyi de ögretiyor.
    Bir kızı var adı, Hacer Menekşe.
    Hayatta en çok sevdiği iki şeye birini daha ekledi Hande.

 

 
Sayfa 2/3 İlkİlk 123 SonSon

Konu Bilgileri

Users Browsing this Thread

Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)

Konuyu Favori Sayfanıza Ekleyin

Konuyu Favori Sayfanıza Ekleyin

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •