Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra Ürdün kralı ülkemizle ilişkileri sıkı tutmak için İstanbul'a Atamıza ziyarete gelir. Atatürk gelen misafir kralı gayet güzel ağırlar. Neticesinde o da kendi milletinin lideridir ve lidere yapılan saygısızlık millete yapılmış olur. Zaten Atamızdan en ufak saygısızlık bekleniri mi?
Eee İstanbul'a gelen misafiri vapur gezisine çıkarmadan göndermek olurumu. Bindirmiş kralı vapuruna çıkarmış Marmara açıklarına saat 5 çayına. Orada iki lidere çay servislerini Atamızın şoförü yapıyormuş. Ürdün kralı çayı bitirmiş bir bardak daha istemiş. Şoför çayı doldurmuş, tam krala uzatırken artık ayağımı, takılmış bir şey olmuş çayı kralın üzerine dökmüş.Üzerine çay dökülen kral sinirlenmiş ve Atatürk'e iğneleye iğneleye
-Kemal Bey,Etrafınızda Hiç Saygılı Uşak Kalmamış demiş.
-Atatürk bu sözü duyunca gayet üzgün bir eda ile iç çekerek
-Hiç sormayın sayın kral, Ben Bu Millete Her şeyi Öğrettim de Bir "Uşaklığı Öğretemedim" demiş.
(Not: bu olay bizzat şoförünün dilinden anlatılmıştır)
Konuyu Favori Sayfanıza Ekleyin